LA İLAHE İLLALLAH – ALLAH’TAN BAŞKA İLAH YOKTUR .
“ O Allah
bir tektir..” (İhlas-1) "İlahınız
tek bir ilahtır. O'ndan başka ilah yoktur. " (Bakara-163)
“ Tapılacak
tek kudret Allah’tır. O’ndan başka ilah
yoktur..” (Bakara-255)
Allah buyurdu ki: “İki
ilah edinmeyin; O sadece bir tek ilahtır..”
(Nahl-51)
“ Sizin dininiz tek bir
dindir ve Ben de Rabbinizim. Artık
sadece Bana kulluk edin..”
(Enbiya-92 Müminun-52)
İslam’ın özü,
esası tevhid ilkesidir. İnsanın varoluş nedeni ve temel yükümlülüğü tevhide
mutlak sadakattir.. Yüce Allah tek mutlak güçtür. Yaratan’dır, her şeyin sahibi
ve yöneticisi olandır.
“La İlahe- yoktur İlah” demek; bütün sahte ilahları
putları, ruhbanları, aracıları yok saymaktır.
“İllallah - Allah’tan başka” O’nun altında, astından olan
başka ilahlar, kutsallar, yetkililer, temsilciler yoktur demektir. Tesniye; ikil, ikilik
anlayışını yani şirk anlayışını reddetmek demektir.
T E V H İ D
* Allah’ın varlığına,
birliğine ve Allah'tan başka ilah olmadığına inanmaktır. Ama sadece bu değildir.
* Yalnız Allah’a
kulluk-ibadet, itaat etmek, yalnız Allah'tan yardım dilemektir. (Fatiha-5)
* Allah’ın
yetkilerine, Kur’an’da sıfat isimleriyle bildirilen niteliklerine hiç kimseyi,
hiçbir şeyi eş,
ortak,
yardımcı, tamamlayıcı koşmamaktır.
* Allah’ın
berisinden Rabler edinmemektir.
* Allah’la kul
arasına yakınlaştırıcı, aracı, erdirici olarak hiç kimseyi, hiç bir şeyi
koymamaktır.
* Sadece
Kur’an’a tabi olmak ve tüm benliğimiz ile sadece Allah’a güvenmek, O'na teslim olmaktır.
(Bakara-91,112, 208)
* Allah’tan başka hiç kimseye kul,
köle olmadan; nefsin heva ve
heveslerine, şeytanın vesveselerine uymadan
özgür ve onurlu birey olarak yaşamaktır.
Tevhidin bir anlamı da Allah'ın mutlak tek kutsal değer olduğudur. Kutsallık atfedilen her şey kutsallığını Allah'tan alır. Allah'tan bağımsız kutsal hiç bir şey yoktur. Kur'an Allah'ın kelamı olduğu için kutsaldır, Mescid-i Haram orada Allah'a ibadet edildiği için, Kur'an orada vahiy edilmeye başlandığı için kutsaldır. O c0ğrafyanın taşı, toprağı, suyu kutsal değildir.
İslam'ı doğru anlayıp, doğru yaşayamayanlar, tevhid ilkesini doğru anlamayanlardır. Tevhidi doğru anlayamayan İslam'ı yaşayamaz.
Güvenlik ve
özgürlük insanın en temel ihtiyaçlarıdır. Sadece Allah’a güvenip O’na teslin
olan kişi özgür yaşar. Tevhidin amacı özgürlüktür, insanların özgür yaşamasıdır.
Tevhid ilkesine sadakatte zafiyet gösterenler özgür yaşayamazlar. Şirke sapan
kişi özgürlüğünü yitirir. Tevhid insanları özgürleştirir; şirk ise
köleleştirir. Aklı ve gönlü özgür
olmayan; şeyhlerin, şıhların,
hocaefendilerin ve benzerlerinin otoritesine tabi olan kişinin tevhide ve fıtrata uygun yaşaması
mümkün değildir.
Yüce Allah dinin tek sahibidir, dolayısıyla tek hüküm
koyucusu ve tek kaynağıdır. Eşi, benzeri yoktur, benzeri gibisi bile
yoktur, eksiklikten münezzehtir. Hiç
kimseye, hiç bir şeye; yardımcıya, tamamlayıcıya ihtiyacı yoktur.
Dinde tek, ilk ve son sözü söyleme yetkisi her zaman dinin
sahibi, kurucusu, hüküm koyucusu
olan Yüce Allah’a aittir. Allah’ın sözleri olan
Kur’an’ın İslam’ın tek kaynağı olduğunu kabul etmek tevhid inancının gereğidir.
“Hani Rabbin, Ademoğullarından,
bellerinden zürriyetlerini alıp onları öz benliklerine-kendilerini kendilerine
şahit tutarak sormuştu: ‘Rabbiniz değil miyim?’ Onlar: ‘Rabbimizsin, buna
şahitlik ederiz.’ demişlerdi. Kıyamet
günü, ‘biz bundan habersizdik’ demeyesiniz..” (A’raf-172, 173)
Tevhid,
Yüce Yaradan ile insan ruhunun ezelde yaptığı sözleşmenin yeryüzündeki
tecellisidir.
Aslında
herkes doğuştan mümindir. Allah’ın varlığına ve birliğine iman yani tevhid
inancı insanın genetik kodlarında,
fıtratında vardır. Allah bize imanı sevdirmiş, gönüllerimizi iman ile
süslemiştir. (Hucurat-7)
Ademoğulları Yaratan’la yaptığı ve A’raf
suresi 172. ayetinde bildirilen “Elestu birabbikum, kalu bela: Ben sizin
Rabbiniz değil miyim? Elbette sen bizim Rabbimizsin” misakına-sözleşmesine
uygun yaşamalıdır ve misakını unutmamalıdır, (Maide-7) bozmamalıdır. (Rad-20) Verdikleri
sözü basit bir bedel karşılığı satanlara, dünya nimetleri uğruna sözlerini
unutanlara ahirette hiçbir nasip yoktur.. (Aliimran-77)
Bakara
suresi 27. ayetinde fasıkların sözleşmeyi bozdukları, Allah’ın birleştirilmesini
emrettiği şeyi- tevhid inancını bozdukları, din anlayışında bölünmelere neden
oldukları bozgunculuk yaptıkları bildirilmiştir.
Din
anlayışında fırkalara, mezheplere ayrılmak, ümmetin bölünmesine, parçalanmasına
neden olmak
yoldan
çıkmaktır-fasıklıktır; ilahi antlaşmayı bozmaktır. Allah onlara lanet
etmiştir.. (Rad-25)
Bakara-83 – 85.
Aliimran-77 Maide suresi 12 - 14. ayetlerinde Yahudi ve Hıristiyanlardan misak
alındığ-sözleşme yapıldığı ancak bunların sözleşmeye uymadıkları, sözlerinde
durmadıkları; kendilerine gönderilen kitaplardan yüz çevirdikleri, onlardan
nasiplenmedikleri bu yüzden kıyamete kadar aralarına düşmanlık ve nefret
salındığı bildirilmiştir.
* * * * *
Eğer birden
fazla Tanrının varlığı söz konusu olsaydı “hepsi arşın sahibi olmaya çalışırdı.”(İsra-42)
Biri ötekine üstün gelmek
için uğraşırdı. Evrende uyum, aheng olmazdı; fitne, fesat, kaos olurdu.
“Eğer yerde-gökte Allah’tan
başka tanrılar olsaydı, o ikisi de mutlaka fesada uğrardı..”
(Enbiya-22)
“Allah, çocuk filan edinmemiştir. O’nunla
beraber herhangi bir ilah da yoktur. Eğer böyle olsaydı, her ilah kendi
yarattığını yok ederdi ve mutlaka biri ötekine üstün gelmeye çalışırdı. Allah’ın
şanı onların nitelendirmelerinden yücedir, arınmıştır..” (Müminun-91)
Sübhanallah,
Elhamdülillah, Allahüekber, Lailaheillallah tevhid inancının değişik
ifadeleridir.
Sübhanallahi ve’l hamdülillahi
ve la ilahe illallahü v’allahü ekber.
Saygılarımla.
VEDAT AKBAŞAK.
Hiç yorum yok:
Yeni yorumlara izin verilmiyor.