3 Nisan 2015 Cuma

CUMA NAMAZI

Haftada bir gün cuma-toplantı günü öğle vaktinde cemaatle birlikte cuma namazı kılınır.

“Ey iman edenler! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığında Allah’ı hatırlamaya-zikretmeye
  koşun. Alış verişi bırakın. Eğer bilirseniz bu sizin için daha hayırlıdır..” 
(Cuma-9)
“Namazdan sonra yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan nasibinizi, rızkınızı arayın..” 
(Cuma-10)

İstismarcı siyasal İslamcıların söyledikleri gibi cuma gününün tatil olmasına ve günün tamamının  ibadetle geçirilmesine gerek yoktur. Yukarıdaki ayetlerden de anlaşıldığı üzere namaza çağrı yapıldığında Allah’ın hatırlanması için toplanılır. Namazdan sonra dağılınır, herkes işinin başıma döner. 

Ayet "Ey iman edenler" diyerek kadın, erkek bütün iman sahiplerine hitap etmektedir. Cuma namazı sadece erkeklere farzdır; kadınlara farz değildir söylemi tamamen Kur'an dışıdır. Sadece Cuma namazı değil, Kur'an'ın bildirdiği bütün ibadetler kadın, erkek bütün müminler için farzdır.  

Allah’ı zikretmek üzere toplanılan bu süre içinde Kuran’a uygun izahlar yapılmalıdır. Allah’ın hatırlanması dışındaki izahlardan, hurafelerden uzak durulmalıdır. Diyanet İşleri Başkanlığı, Hanefi İşleri Başkanlığı olmaktan, bu mezhebin güdümünden kurtulmalı ve cuma hutbelerine bu mezhebin görüşlerini taşımaktan vazgeçmelidir. Kur’an’ın açık hükümlerine uygun olarak, ümmette bölünmeye neden olan her türlü faaliyeti, oluşumu, ekolü,  guruplaşmayı reddetmelidir. Müslümanlar Allah’ı hatırlamak için toplandıkları yerde bu mezhebin uydurmalarıyla dolu hadis kitaplarının, ilmihallerin izahlarıyla karşılaşmamalıdır.
Bu yüzden cuma hutbelerinde Kuran’ın Türkçe çevirisinin okunması en iyi, en yararlı çözüm olacaktır.

Cuma namazının sosyalleşmeyi sağlayan, insanlar arasında diyaloğu arttıran, sorunların paylaşımını ve birlikte çözümler üretmeyi teşvik eden fonksiyonunu ihmal etmemek gerekir.
Allah insanların birbirleriyle iletişim halinde olmasını ister, sevinçler paylaşılacak; sorunlara birlikte, kollektif katılımla çözümler aranacaktır; yardımlaşma, paylaşma olacaktır. Cuma namazları semt, mahalle çapında insanları bir araya getirir; hac ise İslam ülkelerinin şura toplantısıdır, bütün ümmeti  bir araya getirir. Hac sırasında gerekli olan belli ibadetler tabi ki yapılacaktır. Bunların yanı sıra ümmetin sorunları konuşulmalı çözümler aranmalıdır..  

Müslümanlar arasında cuma günlerinde birbirlerine "hayırlı cumalar" demeleri çok yaygındır. Bu söz güzel bir dilektir, temennidir. Ancak bu dileğin gerçekleşmesi, cumanın gerçekten hayırlı olması önemlidir. Cuma gününün veya başka bir günümüzün hayırlı olması için hayırlı iş ve eylemler yapmamız yani salih amel işlememiz gerekir. İyi, güzel düşünüp; iyi, güzel, faydalı işler yapmalıyız. Maruf değerler üretmeliyiz. (Bakara-195 Kasas-77 Tövbe-71)
İman edip, salih amel işleyenler için ahirette bir korku olmayacağı bir çok ayette bildirilmiştir. 

Cuma suresi 9. ayeti “Çağrı yapıldığında Allah’ı zikretmeye koşun” diye buyuruyor.
Ezan okunması sona erdiği zaman Cuma Namazının vaktidir. Namazları belirlenen zamanda kılmak Allah’ın emridir. (Nisa-103) Ezandan sonra önce cumanın sünneti adı altında namaz kılınması, sonra hutbe okunması ve diğer uygulamalar cuma namazının vaktinde kılınmamasına-namazın gecikmesine neden olan uygulamalardır. Ayet hükmüne uygun olarak ezandan sonra yapılacak ilk iş cuma namazının kılınması olmalıdır. İki rekat cuma namazı kılındıktan sonra hutbe okunmalıdır. 
Hz. peygamberin uygulaması da bu yöndedir. Büyük İslam düşünürlerinden Hanefi fıkhı alimlerinden Serahsi (ölm:1090) Elmebsut adlı kitabında “Cuma günü hutbeyi namazın önüne alan Muaviye bunu zorla yaptı. Halka propagandalarını zorla dinletmek için” diye yazmıştır..
Cuma günleri sala verilmesi, 2. bir ezan okunması, öğle namazının cuma günü tekrar kılınması, tespih çekmek  sonradan dine sokulan bid'atlardır.

Cuma namazı, diğer namazlar ve ibadetlerin aslında araç olduğunu asıl amacın kötülük ve çirkinliklerden uzaklaşmak, takvaya/Allah'ın iradesine uygun bir hayata yönelmek olduğunu aklımızdan çıkarmamak gerek.. Ankebut-45

“Ey Ademoğulları! Tüm mescitlerde süslü, güzel giysilerinizi kuşanın..” (A'raf-31)

Namaz kılmak için mescitlere-camilere gidecek olanlar soğan, sarımsak gibi  kötü kokular yayan  yiyecekler yememelidir. Rahatsız edici ağır kokular,  losyonlar sürmemelidir. Temiz kıyafetler,
çoraplar giymelidir. Camiye ıslak, çıplak ayakla girilmemelidir. Ezan saati beklenirken cami içinde sohbet, gürültü yapılmamalıdır. Camiye tam ezan okunurken gelip sonra bir çok kişiyi rahatsız ederek ön safa geçmeye çalışılmamalıdır. Nezle, grip vb. bulaşıcı hastalığı olanlar, iyileşene kadar camiye gitmemelidir.

Saygılarımla.
VEDAT AKBAŞAK



                                                                                        

Hiç yorum yok:

SADECE İSLAM DİNDİR..

  Su insanlar için en önemli nimetlerden biridir; elbette temiz, doğal olan su. Suyu içeriz, yemek çorba yaparız, temizlik işlerimizde vs....